6.3.09

bulut mu olsam



Buluttum gökyüzünde, güneşin hemen yanındaydım. Enerji doluydum sayesinde, capcanlıydım. Sonra damla oldum ayrıldım güneşimden, gökyüzümden hızla düştüm bir gemiye. Farkedilmeyecek kadar küçüktüm. İnsanlar vardı. Korktum kendimden, yapabileceklerimden. bilmem niye? Bazen cevap veremeyiz işte, öyledir. Öyle olmuştur. Gemiye tututamadım korkumdan ve düştüm denize balık oldum. Rengimi güneşimden aldım. Yüzdüm doyasıya, karabalık arkadaşım oldu. Kafa dengi balık arkadaşlarımla açıldık enginlere. Yüzdük yüzdük ve büyüdük. Korkumu yendim ve "şimdi anladım" dedim. Çok geçmeden yosun olmaya karar verdim. Bir yere çakılı kaldım kimisine göre ama ben bu halimle mutluydum. Sabittim, farkedilmiyordum denizin dibinde. Kıyıdaki çıplak yalnız adam ve her gece dinlediği huzur veren sesi yetiyordu mavi yosuna. O kıyıda yosun olmak ve her gece onu dinlemek... çıplak adam da düşünüyordu belki ne yapmak istediği hakkında, ondandır hep yalnızdı. Ondandır şarkılarda buluyordu kendini. Oysa bir defa sarı balık olsa, bir defa bulut. bir defa yosun olsa... napsındı? olamazdı işte. Çok geçmedi anlamadığımı anladım yine. Kendimi anlamak zordu. Hepsinden olmalıydım ya ben. Bunun için ne olmalıydım, kim olmalıydım? nasıl hem minik arkadaşlarımı görüp hem çıplak adamı dinleyebilecek hem de günün doğuşunu/batışını izleyebilecektim? herşeyi aynı anda istemek değildi bu istediğim, sadece sevdiğim dünyayı takip edebilmekti belki de. Beni ben yapan herşeyi bir arada görebilmek. Ben olmak.
ve buldum!

Denizin üstünde ala bulut
yüzünde gümüş gemi
içinde sarı balık
dibinde mavi yosun
kıyıda bir çıplak adam
durmuş düşünür.

Bulut mu olsam,
gemi mi yoksa?
Balık mı olsam,
yosun mu yoksa? ..
Ne o, ne o, ne o.
Deniz olunmalı, oğlum,
bulutuyla, gemisiyle, balığıyla, yosunuyla.

Nazım Hikmet

1 yorum:

matilda dedi ki...

aynı anda farklı farklı yerlerde farklı farklı varlıklar olmayı dilemek... kulağa çok tanıdık geliyor ;)