22.5.08

ahmak

olur ya işte bazen aksilikler. beklersin, ümit edersin falan ama istediğin gibi olmaz, o şekilde ilerlemez. olduramazsın bir türlü. o zaman nedir doğru olan kimseye zarar vermemek için çırpınmak kendine konuşmak, söylenmek.. derken sessizliğimdeyken ben yine bir kıpırtı hissederim, bilirsin ya su hemen dalgalanıverir tepkisiz kalamaz. ama öyle değil bu sefer. bu suyu dalgalandıran huzursuz edici birsey; üzüyor, sıkıyor, cevapsız sorular geliyor peşi sıra. bu kadar mı? yok yok değil daha nasıl eziyet edilebilir..nedir?
biliyorum karmaşığım, anlaşılmıyorum, hatta anlatamıyorum. kendimi ifade edemeyecek kadar iyi değilim.
bu muydu?
suya kocaman bi taş atıldı dalgalandı dalgalandı ve sıcradı damlalar. aslında sorun taşı atanda değil, değil mi suyun dalgalanmaması lazım. suyun problemi bu yapısı öyle olmasaymış, akışkan hareketli ya da her neyse işte öyle olmasaymış, canı acımasaymış. meğer kabaha sudaymış da ben anlayamamışım hikayeyi.
zaten hangi hikayeyi anladın ki!

13.5.08



nerdeyim nerdeyim daha evime gidemedim :)
burayı cok seviyorum ben ya.. nasıl bir havası var kestiremedim.büyüleyici.

5.5.08

dönüş

artık sona geldim..bitti birdenbire. son bir günüm kaldı. arkadaşımı da uğurladım . yalnız başıma yolda şarkı söyleye söyleye geldim. tek tek vedalaştım sanki..caddeyle, köprüyle, parkla, kiraz agacıyla, onunla bununla..buraları özleyeceğim. dönünce fotografları düzenlerken buraya da çakacagım bi sürü..nasılsa vaktim olacak. bi sürü de malzemem var. hadi bakalım şimdilik herşey yolunda gidiyor umarım herkes kendi yolunda yönünde işte her ne deniyorsa artık, mutlu olur..unutmadan ve vaktım olursa eger kendime de mektup yazayım ben-her ne kadar benden sonra da gelcek olsa-
bu esyaları birileri benim yerime hazırlasa cok güzel olcak :)
başladı tembellik yine hadi buyur burdan yak..
interrailmiş avrupaymış..özledim demiştim di mi?