28.3.07

bırak



bırak beni
karanlığın içinde tek kalayım
ıslak vucudum sogukta titresin
titresin ve kendine gelsin
irkilsin,
son nefesini vermeye calışan hayvan gibi
bırak gideyim
odamda ışık olmasın
karanlıkta kalayım
gözlerimi acayım son kez
karanlıkta görebilirim
bırak beni
kokum üzerimde kalsın
düşüncelerimi boşver
kafa karıştırmaktan başka neye yarıyorlar ki
beynimde arılar var
bırakırsan uçarlar belki
dayanamıyorum seslerine
gözlerimi de götür
değmesin tekrar, kırmasın.
bırak gideyim
gideyim ve unutayım
sana ait olan ne varsa bende
al götür, istemiyorum bedenimde
parmaklarımı da al
kime götürmek istersen
dokunmayayım sana onlarla
gözlerim yeterdi bana
ama kalmasın, ne varsa al.
kendi kendime bırak beni.
duymayayım seni, sesini
şarkılar fısıldama, kızıyorum.
karanlık odanın tenhalığında
yüreğimi aldım avuçlarıma
parmaklarımı da almıştın
kanıyorlar bir bir
yüregim çırılçıplak önceki gibi değil
bırak beni n'olur!
bırak beni ruhum.
sen içimde oldukça..
bırak beni kendi halimle.
dokunma bana.
gözlerimi alırken gözyaşlarımı da götür
işe yaramazlar artık nasılsa
zaten tükenmişti bendekiler de
bırak beni ruhum,
oldugum yerde kalayım öylece
vicdanımı, duygularımı, sevgimi
sevdiğimi de bırak
kendimi hissetmezken iyi
bırak o iyi olsun.
üşüyen ellerimi de veririm sana
yüregimi atarım avuclarımdan
kanlansın heryer umrumda değil
nasılsa görmemi de engelledin
hala üşüyorum
eksik olan şeyleri de götür yanında
bendeki eksiler..
dolmayan boşluklar
rüyalarıma sahip çıkma
rüyamdaki hayallerimi götürme
çok görme bana ulaşamadıklarımı
ruhum sana sesleniyorum
ya kurtar beni ya da bir yol göster
ya herseyi al ve git
ya da hepsini bana geri ver
sevme beni ruhum, okşama
çek git ve bitsin
bırak beni kendime.

26.3.07

neden-sonuç


atmışım kendimi denize
oluvermişim denizkızı
kimse görmesin diye kaçmışım sanki
kurtarsın birileri diye beklemişim
çelişmişim
ama nafile
kördüğüm oluvermişim denizin içinde
aslında hersey o kadar kolay ki
hersey o kadar açık ki
ya verilmiş sözler?
sözümü tutmak, yapabileceğim tek sey
su akar yolunu bulur mu bilmiyorum..
denizkızı akan suyun sonunda
bir son bir başlangıcı getirir ,
yoksa biz mi başlatırız?
sahiden denizkızı var mı?
biri beni kurtarsın vicdanımdan..

18.3.07

uyku

hastayım, burnum akıyor sürekli, kulaklarım da kaşınıyor(bu nasıl birsey anlamadım) hapşuruyorum durmadan..bu bi işaret mi yoksa? yoksa sıkıldım sıkıldım derken al sakana bi ugras mı dedi :) neyse ama iki günden beri iyiyim ilaç desteğiyle. yoksa yatak döşek yatıcaktım sanırım. ama hep uyusam diyorum. hasta olmadıgım zamanlarda da bu sekilde ama. uyku gibisi var mı, hersey bir tarafta kalıyor, hersey bitiyor, huzur geliyor, hele de yattıgın yer rahatsa..ohh.. (uyusam mı şimdi)
yazasım vardı şimdi uyku bastı. neyse ya bu kadar yetsin:)
iyiyim.

7.3.07

sorun

hafif müzik dinleyelim mi bu akşam
ki yarın hafif meşrep olalım
ki yarın kolay olsun..
hadi kutla ve bırak, hadi kutla ve bitir..


herseye sıkıldım demekten, herseyden sıkılmaktan sıkıldım. bogazım düğümleniyor bu aralar sık sık. belli etmiyim diyorum ki etmiyorum, ama içimde acayip fırtınalar kopuyor.sıkıyorum kendimi sıkılmışlıgımla, yalnızlıgımla.neyi dert ettigimi bilmiyorum, neyi istedigimi.alıp basımı gitsem uzaklara..olacak seyler söylemeliyim, dilemeliyim değil mi? yazmayayım artık. bırakayım tüm bunları. sıfırdan alayım herseyi.( sol omzumdan bir agrı saplanır) ucundan tutayım istiyorum, elimi uzatamıyorum.koptum ha düştüm ha düşeceğim..
hani kötü hissedersin, dökülmez ya agzından bi kaç cümle, gecici birseyse eger ortalıgı karıştırmaya gerek yok dersin. içine dert olur. demedigin için hayıflanırsın. üstünden gecmiştir de.ama içinde öylece kalakalmıştır. aslında organlarım da yokmuş, sadece o, içimde dönüp duruyormuş, bomboşmuşum meger.içime girmiş ya, çıkmıyormuş. tüm yolları gösteriyormuşum cıkmıyormuş. bir yerde yanlışlık var, bu sorunu da çözmeliyim diyorsunuz. siz çözemedikçe o, bir kafanızdaki boşluga bir ayak uçlarınıza bir ellerinize carpıp duruyormuş. görünürde de hiçbirsey yok tabi, sadece siz hissediyorsunuz içinizdeki boşlukta dolananları. eger birilerine derseniz iyi olmadıgınızı düşüneceklerini bilirsiniz. ve susarsınız..
içinizdeki o pırpır eden sey artık yoktur eskisini istersiniz, gülümsemeyi istersiniz çocuklugunuzdaki gibi. gülmüyor değilsinizdir aslında ama tadı yoktur öncekiler gibi.hersey bir hiçten mi oluşmaktadır aslında? ben niçin dersleri takip ediyorum, niçin calışmak zorundayım, kimin için ugrasıyorum, amacım ne? sonu zaten belliyse..anlayamaz kimse beni.anlaşılayım diye bir amacım da yok.agır geliyor benliğim, herseyin yolunda olması gerekirken boşluk ve içindeki niye?
ben soruyorum, sorular bitmiyor.bir ben bir de ben. tek birsey iyi galiba tüm bunların içinde. yalnızım ve yalnız olmayı seviyorum. istemiyorum bir baskasını. girdigim yeri dalgalandırayım, bulandırayım istemiyorum.
kendimi, olanları, içimi, dışımı, beni anlatacak ne vaktim var ne de elimde malzemem var yeteri kadar. bir gün herseyden elimi ayagımı cekecegim olacagı o. belki hersey bensiz daha güzel olur.belki eksiklerle doluyum derken ben, fazlalık teşkil ediyorumdur.
tekrar okumayacagım yazdıklarımı..mathaf birsey sanki.

aldanıveriyorlar

Deli kızım uyan
Söylenenler yalan
Deli kızım uyan
Bir tek sensin duyan..

hüzünlü.
özlerdim kese yogurdu aldıgım bakkalı, abimle nar taneleri yeme yarışını, otobus duragını, 10 dakika içinde istedigim yere varmayı(tabi uyuşuklugumu saymazsak), " korkuyorum benimle uyur musun" dediğim akşamları, bilye oynarken 5'lik bilye kazanmaya calışmayı,ablamı çenem sayesinde uyutmadıgım geceleri, pemcereden yagmuru izleyip o sarkıyı söyledigim günleri.. uzaklara gitseydim eger, özleyecegim seylerden birisi de yol üzerinde bulunan erik agacları olurdu. onların cabucak aldanıvermelerini de seviyorum.
büyüdüm, kocaman oldum, öğrendim öğreniyorum da özlem nasıl giderilir bir türlü kestiremedim..

6.3.07

farkında değilim

haftasonu csa ile birlikteydik. aslında uzun zamandan beri hiçbirsey yapmayı istemeyen ben, sabahın köründe kalkmayı( benim için kör vakit) göze alıp cıktım yola. ama yataktan kalkana kadar gelin bana sorun, "aman gitmeyivereyim, ben olmasam da gitcekler nasılsa, ne fark etcek, zaten uzun zamandan beri ugrayamıyordum, hebele höbele.." diye söylenerek çıktım yatagın içinden. ama biri gelip dese ki gir yine hemen atlayıp uyucam.( evet o kadar tembelim, çünkü sabaha karsı 5te yamışım, kalktıgım saat ise 8.30) neyse bir sekilde attık kendimizi vakıfa. zaten acıldı uykum bi süre sonra.
benim tembelliklerimi es geciyorum, bi ara buna da değinirim.ne yaptıgımıza geleyim.görme engelliler okuluna ziyarete gittik. iyiki gitmişim dedim. iyiki popomu kaldırıp(tabiri caizse) yataktan cıkmışım.iyiki birilerini sevindirdik ve şükür ettim bir kez daha. ne kadar masum, ne kadar hayata baglı olduklarını, ziyarete gelen birilerini heycanla beklediklerini, muhabbet etmek için etrafınızda dört döndüklerini, gözleriyle dokunmak yerine elleriyle insanları tanıdıklarını..hangi birini anlatayım bilemedim.
salim elimi tuttu, avcumu okşadı, elimi kafasına götürdü, benim görmemi değil dokunmamı istiyordu. saçlarını yeni kestirmiş ama taranabiliyormuş yine :) bunu anlatırken bile heycanlanıyordu. cennet ise çalıkuşu'undan bir sayfa okudu bize. atkı örmüş tatilde(hala anlamış değilim nasıl bir kabiliyettir), bir digeri benim pek sevmedigim, hatta dalgasını bile gectigim bir sarkıyı aniden öyle bir içten okumaya basladı ki, o an gözlerim doldu. kimbilir onun için neler ifade ediyordu.. dans ettik turgayla. oyun oynadık, el ele tutuştuk hep, sarkı söyledik birlikte, hayallerini alattılar birer birer...sevindim. sevindiler.
biraz olsun beni kendime getirdi. tekrar ve tekrar şükrettim, ediyorum.

2.3.07

yırttım

yarismadi
yenilmedi
acik secik sizle oynamadi
gerilmedi

sanilmasin yine basmis onu bulantilar
yanilmasin oyle dalga gecen yabancilar


ve dedi ki: geride kalan eski midir? dun artık eski mi? söküp atmak isterken iyice içinde kayboldugunu farkedettim.her an aklımdaydı, tüm benliğime dolmuşken ben hala inkar mı ediyordum.etmiyordum da ne ediyordum? aahh ahh dedim. kendime gelmem gerektigini söyledim.esekler gibi içtim.noldu, hiçbirsey.değişirmişiz ya bunu öğrendim, değişmek değil de özümüzü koruyarak yenilenmek.bazen böylesi daha iyi, bazen sen cekildiginde daha iyi. zorlamadan.insanca.zor olanı bu muydu? ama içimde kopanları kim bilecek ki, boş ver bilmeseler de olur. kimse incinmesin yeter.asıl incinenin ben oldugu kimin umrunda ki! milyonlarca insandan birisin, kimbilir digerleri neler cekiyor, düşünüyor, yasıyor..baslatma şarap çanagına! cekil ve git. git ve hersey bitsin.biter miydi sahiden. biterdi, toplardım kalbimin kırıklarını bir bir, tek bir zerre kalmasın yerde, üzerine basmasın başkaları. o, benimdi, sadece ben toplarım yerden ve istedigimi yaparım.kıran da ben değil miydim sonucta.hepsini topladım.. her biri elime battı, kanadı elim, aglattı beni.ama baskaları basmasın istedim inatla topladım. acımadı.atmadım. sakladım kutuya, ama hiç açmadım onu. eskiydi artık, paramparcaydı. ordaydı.
ben de birsey demedim, diyemedim bunların üzerine. yardımcı olmak istedim, elini tutayım,destek olayım, üzülmesin, ağlamasın istedim. bakamadım gözlerinin içine. ayna gibiydi. " inan gececek, zamanla gececek, zor olacak, ama gececek, kırıkları toplarken acımadı ya ellerin, acı sinsice cıkacak ama gececek.." çocuk gibi konuşma, sinir oluyorum.
hersey eskiyecek..ben de..birgün bitecek..