10.4.09

birileri


gelmiş ilk bahar, çiçekler açmış.. etraf yeşil. parklara taşan insanlar. pek seviyorum baharları. ben de sokağa attım kendimi. planlamadım açıkcası. nereye gittiğimi. saçımı. başımı. tüm gün evde oturmanın acısını çıkartmak içindi bu kaçış. bir de yanıma aldığım mp4 çalarım tamamdır.
bir çift çıktı karşıma. utana sıkıla yürüyorlar. biraz mahcupluk var yüzlerinde. sanırım daha yenice birbirine açıldılar. (sarılsanıza) topraktaki birşeye takıldılar. eğildiler. biraz daha birbirine yakınlaşarak:) neye baktılar seçemiyorum. gülüşüp geçtiler yanımdan. gözüm kaydı topraga, baktım ben de. bu minik kurttu onları biraz daha yakınlaştıran. (aferin iyi iş çıkardın)
uzun zaman önce oturduğumuz bir bank vardı. ben bu sefer yalnız oturdum ona. yalnız olmaktı ya amacım. yoksa çağırırdım seni. (sanırım)
bir kaç şarkı daha dinledim. geleceği düşünmek istedim. ne menem bi zaman aralığı duygusallığım kaçtı birden işte. geleceği ise es geçelim.
kalktım yine yürümeye başladım. ayakkabım çamur oldu. kızmakla umursamamak arasında kaldım. kararsızlık kötü birşey. ya kızmışsındır ya kızmamışsındır ne var bunda.
ağaçları bi sıraya göre dikmişler bunu farkettim. anket için birisi geldi bişiler dedi ama duymadım bile. (oysa düşündüğün gibi soğuk bi insan değilim, havamda değildim)
hızlandım biraz daha, bi yere yetişmeye çalışıyor gibi.suskunluğuma inat. migrosa girdim bir saat kadar oyalanmış olabilirim. kitkat, kalamar ve cips aldım. eve doğru geri yürüdüm bir diğer caddeden. arkadaşımın annesini gördüm o beni görmedi. konuşmak için de çırpınmadım. anlamsızca konuşuluyor çünkü yolda karşılaşılan insanlarla. merhaba deyip geçmeli. sevmiyorum yolun ortasında uzun uzadıya konuşanları kardeşim. birer portatif sandalye olmalı bu tür insanlar için. böyle kenara oturup konuşmalılar.
evdeydim. kimse yoktu. kalamarı kızarttım. yedim. bulaşıklara da dokunmadım. aklımdan ne geçiyordu. o sırada benimle aynı şeyleri yapan insanlar var mıydı? aynı olmasa da çok yakın, olamaz mı? olabilir.
o sırada ölen vardı muhakkak. ağlayan bir çocuk da vardı. pamuk şekere sevinen. vapurda çay içen. dünyanın öbür yüzünde sevişen. yavrularını besleyen bir kuş. küçük prensle tanışan. birasını yudumlayan. zar atan. hepsini aynı anda görmek istedim.(sanırım çok uçtum)
ve bir de geçmişte, herhangi bi zamanda birşeyleri başka türlü yapmış olsaydık dedim telefon çaldı. düşünce askıda kaldı.

1 yorum:

deniz dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.