geldi ve konuşmaya başladı, bakamıyordu gözlerime. kesik kesik ve eksik gibi konuşurken;
"saçlarım değmiş yüzüne senden habersiz. uzaklardan. rüzgarda savrulan saçlarım. kutuya kaldırılanlar... serin saçlar, yumuşak ten. bütün. ve serinlik geçti.
herşey bildiğin gibi. değişmek zormuş, bense hep aynı."
baktım öylece. diyemedim bir şey.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder